Kıbrıs Futbolunun Renkli Lakapları: Kargalar, Ciğerciler, Maunacılar ve daha Fazlası
Futbolun sadece sahada değil, sokakta da yaşandığını en iyi anlatan unsurlarından biri takımlara takılan lakaplardır. Kimi zaman alaycı, kimi zaman sevgi dolu, Kimi zaman ise tarihten gelen bu lakaplar, kulüplerin geçmişine, taraftar profiline veya şehir kültürüne dair ipuçları barındırır. Kıbrıs Türk futbolunda da bu renkli geleneğin oldukça köklü bir yeri vardır. Bu yazıda, Mağusa Türk Gücü'ne "kargalar" Türk Ocağı'na "Maunacılar," Binatlı'ya "Ciğerciler" gibi lakapların neden takıldğını inceleyeceğiz.
Mağusa Türk Gücü (MTG)- "Kargalar"
Mağusa Türk Gücü, başarıları ve tarihiyle Kıbrıs Türk futbolunun lokomotif kulüplerinden biridir. Ancak MTG'ye takılan "Kargalar" lakabı, sadece futboldan ibaret değil. Bu lakabın kökeniyle ilgili çeşitli rivayetler vardır.
Bir görüşe göre, eskiden Mağusa'da eskiden bolca bulunan kargalarla kulübün siayh forma giymesi ilişkilendirilmiş ve halk arasında "Kargalar geliyor!" söylemi yayılmıştır. Diğer bir görüş ise rakip taraftarların, MTG'nin mücadeleci ve baskılı oyununu "karga sürüsü gibi her yere üşüşüyorlar" şeklinde tarif etmesinden doğmuştur. Zamanla bu alaycı söylem taraftarlarca da benimsenmiş ve bugün MTG denince "Kargalar" ismi neredeyse kulübün ikinci adı olmuştur.
Binatlı Yılmaz- "Ciğerciler
Güzelyurt'un güçlü temsilcisi Binatlı'ya takılan "Ciğerciler" lakabı ise hem komik hem de nostaljik bir hikayeye dayanır. Eskiden Güzelyurt'a maç günlerinde, Binatlı taraftarlarının toplanıp maç öncesi ciğer kebabı yemesi bir gelenek haline gelmişti. Bu alışkanlık öyle meşhur oldu, ki rakip taraftarlar zamanla Binatlılılara " Ciğerciler" demeye başladı.
Başlangıçta alaycı bir anlam taşıyan bu lakap zamanla taraftarlar arasında sahiplenildi. Bugün hala bazı maç günlerinde "Ciğerciler" geliyor!"pankartları görmek mümkündür. Bu da futbolun sadece bir oyun olmadığının, bir kültür, bir yaşam biçimi olduğunun kanıtıdır.
Türk Ocağı Limasol (TOL) - "Maunacılar"
Girne'nin köklü kulüplerinden Türk Ocağı'na takılan " Maunacılar" lakabı ise tarihi bir arka plana sahiptir. Limasol'dan göç eden Türklerin kurduğu bu kulüp, bir dönem oyuncularını ve malzemelerini Girne'ye taşımak için "mauna" malzemelerini adı verilen deniz araçlarnı kullanmak zorunda kalmıştı. Bu durum hem zorluklarını hem de mücadele ruhunun bir simgesi haline gelmişti.
Rakip taraftarlar, bu geçmişi hicvetmek için "Maunacılar" lakabını kullanmaya başladı. Ancak bu lakap zamanla bir küçümseme değil, aksine bir direnişin, bir geçmişin ve bir gururun adı oldu. Bugün Türk Ocağı taraftarları "Biz maunacıysak, bu denizi biz geçtik!" diyerek bu lakabı sahiplendiler.
Lefke Türk Spor Kulübü- "Zivaniya Takımı"
Lefke için bazı kesimlerde kullanılan "Zivaniya Takımı" ifadesi halk arasında yaygınlaşmış bir başka lakaptır. Bunun nedeni ise Lefke bölgesinde zivaniya üretiminin yaygın olmasıdır. Taraftarlar zaman zaman maç öncesinde veya galibiyet kutlamalarında zivaniya içerken görülür, bu da zamanla takıma böyle bir lakap takılmasına neden olmuştur. Elbette bu söylem çoğu zaman espri amaçlıdır, Ancak Kıbrıs futbolundaki lakap geleneğinin ne kadar renkli olduğunu da gösterir.
Sonuç: Lakaplar Kültürün Parçasıdır
Bu lakaplar belki resmi kayıtlara geçmez, ancak taraftarların gönlünde ve tribünlerin dilinde yaşıyor. Kimi zaman bir şakalaşma, kimi zaman bir sahiplenme duygusuyla söylenen bu ifadeler, Kıbrıs Türk futbolunun yerel ve sıcak yapısının da en güzel örneklerinden biri. Belki bir gün bu lakaplar birer belgesel konusu olur, kim bilir? Ama şunu biliyoruz "Kargalar, Maunacılar, Ciğerciler" sahaya çıktığında, sadece futbol değil, tarih, kimlik ve hikaye de oynanıyor.
No comments:
Post a Comment